SG_02430-1
SG_02412-1

Varis Nedir?

Çeşitli nedenlerle yüzeysel toplardamarların uzayıp büklümlü ve genişlemiş hale gelmesi varis olarak tanımlanır. Antik dönemden bu yana bilinmekte olan bir hastalıktır. Varisler bazen sadece kozmetik olarak rahatsızlık verirler. Bazen de ayakta kalmakla ağrı, kramp, dolgunluk hissi ve şişlik şikayetlere neden olurlar. Varisin oluşma sebebi tam olarak bilinmemekle birlikte asıl başlangıcın damar duvarındaki bozukluk mu, yoksa kapakçıklardaki hasar mı olduğu net değildir. Ancak bu hastalığın sebepleri;

Kalıtsal

Varise ailesel bir yatkınlık söz konusudur. Bir çalışmada anne veya babasında varis bulunan bireylerde varis gelişme olasılığının %60-70 olduğu bildirilmiştir).

-Damar duvar yapısının bozulması.
-Cinsiyet.
-Hamilelik

Bunun nedeni erken dönemde değişen hormonal dengedir. Bilindiği gibi hamilelik sürecinde anne de bazı hormonların düzeyi çok artar. İşte bu hormonlar damar duvarındaki düz kasları da etkiler ve damarlar genişler. Hormonlardaki değişiklik ve rahmin büyümesine bağlı bacak damarlarının karın iç kısmına oluşturduğu basınç ve hareketsizlikte rol oynar.).

-Yaşlılık Kaslarda gelişen zayıflık, hareketsizlik ve damar yapısında bozulma.
-Diğer sebepler, derin toplardamarların tıkanması, atar damarlarla toplardamarların birbiriyle bağlantılı olması.

Ülkemizde sağlıklı istatistikler bulunmadığından tam sıklığını bilmiyoruz. Yalnız batı toplumlarındaki yüzdelere baktığımızda Türkiye’de 5 milyon bireyde değişik derecelerde varis olduğunu öngörülebilir. Kadınlarda daha sık görülmektedir. Kadınlarda bu oran %25-30 civarı iken erkeklerde %7-40 arasıdır. Antalyada ortalama 20 bin kişide büyük çaplı varisler, en az 40-50 bin kişide ise kılcal varisler olduğunu tahmin ediyoruz.

Büyük çaplı varisler eğer tedavi edilmezse damar iltihabı, damar içi pıhtı oluşumu, buradan da akciğere gidebilir. %1 oranında akciğer embolisi veya infarktüsü gibi ölümcül komplikasyonlara (istenmeyen sonuçlara) neden olabilir. Varisiniz var ise hangi tedavi yönteminin uygulanacağı bir kalp-damar cerrahisi uzmanı tarafından belirlenmelidir.

Anatomik olarak 3 tip varis vardır

1. İri ve yeşilimsi varisler
2. Cilt altında ağ biçiminde yapılar oluşturan varisler
3. Kırmızı iplik şeklindeki varisler

Hastalığın dereceleri nedir?

Toplardamar hastalıklarının şiddeti günümüzde 0-6 arasında belirtilmektedir:

Derece O: Görülebilen toplardamar hastalığı yok
Derece 1: 1-3 mm çapında ince varisler
Derece 2: Çapı 4 mm üzerinde olan gerçek varisler
Derece 3: Bacakta şişlik
Derece 4: Ciltte kahverengi-siyah değişiklikler
Derece 5: Cilt değişiklikleri ve ayak bileği çevresinde iyileşmiş yara
Derece 6: Açık yara olması (hemen daima ayak bileği içi tarafında)

 

Yakınmalar

Çapı 1 mm civarında olan genişlemelere kılcal varis denmektedir. Kılcal varisler genelde görüntü bozukluğu dışında bir yakınmaya yol açmazlar. Özellikle çapı 3-4 mm üzerinde olan varislerde ise görüntü bozukluğuna ek olarak belirgin yakınmalar başlar. Uzun süre ayakta kalma sonrası bacakta ağrı, şişme, hassasiyet ve ağırlık hissi oluşabilir. Bu yakınmalar günün sonuna doğru çok belirgin hale gelir ve hastalar ayakkabılarının dar geldiğini tanımlar. Bayan hastalarda adet dönemlerinde yakınmalar belirgin olarak artar.

Geç dönem varis hastalarında özellikle ayak bileği iç tarafında şişme ve ciltte renk değişikliği(koyulaşma,siyahlaşma) başlar. Bu alan kaşıntılıdır ve yara açılabilir. Bu yaralar tipik olarak geniş, ancak derin olmayan yaralardır. Tedavi çok güçtür. Açılan bu yaraların kapanması için uzun süren pansumanlar gereklidir.
Tedavi edilmeyen varislerde gelişebilecek bir diğer istenmeyen sonuç ise enfeksiyondur. Enfeksiyon gelişirse bu alanda kızarıklık, bölgesel ısı artışı, hassasiyet ve şişlik oluşur. Böyle bir durumda biran önce bir kalp damar cerrahisi uzmanına başvurulması gerekir.